Alerjik rinit, burun mukozasının alerjik iltihabı olarak tanımlanır ve genetik ile çevresel faktörlerin etkileşimiyle ortaya çıkar. Ev içindeki ya da dış ortamdaki toz, polen, hayvan tüyü gibi alerjenler bu hastalığın en yaygın nedenleri arasında yer alır. Bazı bireylerde mevsimsel şikayetler görülürken, bazı hastalarda yıl boyunca sürebilir.
Belirtiler: Burun Akıntısı, Kaşıntı ve Hapşırma
Alerjik rinite sahip bireylerde genellikle su gibi burun akıntısı, burun kaşıntısı, hapşırma ve burun tıkanıklığı gibi belirtiler öne çıkar. Ayrıca hastaların bir kısmında gözlerde kaşınma, sulanma ve kızarıklık gibi göz nezlesi (alerjik konjonktivit) bulguları da görülebilir.
Çocuklarda Eğitim Performansını Olumsuz Etkiliyor
Alerjik rinit özellikle çocuklarda önemli sorunlara yol açabiliyor. Geniz eti büyümesi, sinüs ve kulak enfeksiyonları gibi rahatsızlıkların yanı sıra, dikkat eksikliği ve uyku bozuklukları nedeniyle okul başarıları düşebiliyor. Dikkat ve konsantrasyon sorunları çocukların eğitim sürecini doğrudan etkileyebiliyor.
Doğru Tanı ve Hasta Eğitimi Önemli
İstanbul Okan Üniversitesi Hastanesi, Çocuk Alerjisi ve İmmünoloji Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Sakine Işık, alerjik rinitin doğru tanı ve hasta eğitimiyle yönetilebileceğini vurguluyor. Fiziksel muayene ve hasta öyküsünün yanı sıra, kan testleri veya cilt üzerine yapılan alerji testleriyle hassasiyetler tespit edilebiliyor.
Prof. Dr. Işık, hastaların yaşam kalitesini artırmak için kişiye özel tedavi planları uyguladıklarını belirtiyor. Ayrıca alerjenlerden kaçınılması ve uygun yaşam ortamının sağlanması konusunda hasta ve aile bilgilendirmesinin tedavinin önemli bir parçası olduğunu ifade ediyor.